Dönüm Noktaları

, 19 Ocak 2016

Acaba geçmişte olayların akışı biraz daha farklı cereyan etseydi günümüzdeki dünya şimdikinden ne kadar farklı olurdu? Bambaşka bir  günümüz mümkün müydü

Çoğunlukla olayların kaçınılmaz olarak bu noktaya geldiğini düşünürüz. Hitler olmasaydı başka birisi aynı şeyleri yapacaktı, bir buluşu bir mucit icat etmeseydi başka birisi icat edecekti deriz.

Gerçekten de böyle mi? Tarihin mikro kararlardan etkilenmeyen ve hatta mikro kararları şekillendiren bir büyük akışı mı var?

Bu soru şu açıdan önemli. Bazı teknolojilerde içkin bir kötülük olduğu söylenebilir. Örneğin televizyon ne kadar iyiye kullanılırsa kullanılsın kullanılışından bağımsız olarak kötü ve zararlıdır. Çünkü her şeyi bir eğlenceye dönüştürür ve ciddi olması gereken meseleleri bile sulandırır. Eğer bazı teknolojilerde içkin bir kötülük varsa bu kötü teknolojilerden kaçınma şansımız hiç yok muydu? Geçmişte ne yaşanmış olursa olsun televizyon bir noktada icat edilecek ve günümüzdeki gibi kullanılacak mıydı?

Tarihte toplumlar birbirlerinden izole şekilde yaşarken önemli ölçüde farklı medeniyetler kurdular. Bunun coğrafi sebepleri olduğu kadar dini sebepleri de vardı. İnkalar bazı bilgileri kaydetmek ve iletmek için yazı yerine iplikler ve düğümlerle oluşturdukları quipu denen farklı bir sistem kullanıyorlardı. Aztekler metalden yapılma kılıçlar yerine etrafına obsidyen dizilmiş çeşitli sopalar kullanıyordu. Eski Mısır’da tekerleğin dini sebeplerle geç bir döneme kadar kullanmadığını düşünenler var.

Bir quipu

Bir quipu

Fringe’deki paralel evrende hava taşımacılığı için zeplinler yaygındı. Hindenburg kazası olmasaydı günümüzde de havada bir sürü zeplin görür müydük?

Fringe’deki paralel evrende Empire State ve Chrysler binaları arasından süzülen bir zeplin

Fringe’deki paralel evrende Empire State ve Chrysler binaları arasından süzülen bir zeplin

Dönüm noktası ile bir teknolojinin yaygın şekilde benimsendiği noktayı kastediyoruz. Başka bir devrimsel gelişme oluncaya kadar o teknoloji oraya yerleşir ve artık insanları o teknolojiyi kullanmamaya ikna etmek de pek mümkün olmaz. Bu ancak daha iyi bir alternatifle olur. Ancak teknolojinin benimsenmesi aşamasında veya öncesinde bir alternatif sunmak ve kabul ettirmek mümkün. Hayatı oldukça kolaylaştıran bir teknoloji çeşitli sebeplerle benimsenmeyebilir ve bir alternatif tercih edilebilir. Alternatif tercihin kullanımı iyice yaygınlaşınca da artık başka bir teknolojinin bunun yerini alması zorlaşacaktır. Dolayısıyla kötü bir teknolojinin yaygınlaşmak üzere olduğu bir dönüm noktasında iyi bir alternatif sunulabilirse ve kitlelere kabul ettirilebilirse kötü teknoloji bertaraf edilmiş olur.

Vurgulamak gerekirse belli bir teknolojinin iyi veya kötü kullanılmasından değil kötü bir teknoloji yerine iyi bir teknolojinin kullanılmasından bahsediyoruz. Çünkü her teknoloji kullanılmasından bağımsız olarak, bize bir şeyler dayattığı için, iyi veya kötüdür. Teknolojiyi nasılsa ona uygun şekilde kullanırız. Televizyonla ileteceğimiz bir mesaj, ciddiyeti ne olursa olsun, eğlenceli bir formatta sunulur. Korkunç haberlerin verildiği bir haber bülteninde haberlere fon müziği eklenmesi gibi. Bu konunun daha uzun boylu tahlili için Neil Postman’ın Televizyon: Öldüren Eğlence ve Teknopoli adlı eserlerine müracaat edilebilir.

Televizyonun olmadığı bir günümüz dünyası düşünmek bizim için imkansız gibi ancak şu anda hayalimize bile gelmeyen bir alternatif ile belki de televizyon bertaraf edilebilirdi. Burada meseleyi açmak gerekirse televizyonun “iyi” alternatifini daha karmaşık bir teknikle üretilmiş bir ürün olarak düşünmemek gerekir. Çünkü bu farazi alternatif, televizyonun yerini dolduran değil televizyona yer bırakmayan bir şey olacaktı. Nasıl şu an televizyon o alternatife -hayalimizde bile- yer bırakmamışsa öyle. Bu açıdan yukarıda verilen quipu, obsidyenli sopa, tekerlek kullanmama ve zeplin örnekleri aslında meseleyi tam ifade etmekte yetersiz çünkü bunlar yerine geçtikleri şeyle aşağı yukarı aynı işi gören alternatifler.

Bahsettiğimiz alternatif yarın televizyonu demode hale getirecek bir “ileri” teknoloji de değil. Böyle bir şey yarın olursa televizyondan kurtulmuş olmayacağız çünkü televizyon geldi ve artık tüm bir geleceği geri dönülemez şekilde dönüştürdü bile. Geçmişteki dönüm noktaları çoktan kaçtı ve artık onlarla oyalanmanın dersler çıkarmak dışında çok bir anlamı yok.

Gelecek için ne yapılabilir, asıl soru bu. Henüz ortaya çıkmamış ama emareleri gözüken kötü teknolojiler nelerdir? Bunlara yer bırakmayacak veya yayılmalarını sınırlayacak nasıl alternatifler geliştirilebilir?

“Dönüm Noktaları” yazısına 2 yanıt var

  1. soundbug demiş ki: ( 19 Ocak, 2016, 11:45)

    yazının son paragrafı üzerinde uzun uzun durulmayı hak ediyor. insanın iradesini hareket geçirip yeni bir vizyonla geleceğe bakma adına güzel bir yazı olmuş. elinize sağlık

  2. Oguz Aksakal demiş ki: ( 19 Ocak, 2016, 11:30)

    Enfes bir yazı daha…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.