SpaceX Şirketi Tarih Yazmaya Devam Ediyor, Peki Biz?
Misafir Yazarlar, 13 Mayıs 2016UZAY ÇAĞI – SpaceX şirketi kurulmadan önce şirketin kurucusu Elon Musk çiçeği burnunda bir silikon vadisi milyoneriydi. Paypal (x.com) şirketini Ebay’e satmasıyla elde ettiği parayı Mars’a fare göndermek üzere kullanmak istiyordu. Rusya’dan roket satın alıp bunu yapabilirdi, ancak Ruslarla fiyat konusunda anlaşamadı. 10 milyon dolar’a roket satın alıp bu hedefini gerçekleştirebilecekken 100 milyon dolar harcayıp SpaceX şirketini kurdu. Sayısız zahmetle, eleştiriyle karşı karşıya kaldı,en yakınları tarafından alay konusu oldu, iflasın eşiğine geldi! İnandığı değerler uğruna asla pes etmedi ve SpaceX bugün bir kez daha tarih yazdı! Aşağıdaki fotoğraf NASA’nın canlı yayınından, 08.04.2016 tarihinde çekildi!
VİDEOYU(35:40-37:00 ARASI) MUTLAKA İZLEYİN!
VİDEOYU(35:40-37:00 ARASI) MUTLAKA İZLEYİN!
Tarihte ilk kez, fırlatılan bir roket (Falcon 9) okyanusta yüzen bir platform üzerine başarılı bir şekilde indirildi! Üstelik bu başarıyı gerçekleştiren muazzam bütçeli bir devlet kurumu değil, aksine özel bir uzay uçuşu şirketiydi (SpaceX). SpaceX şirketi daha önce Falcon 9 roketini karaya indirerek bir ilki gerçekleştirmişti ve bir sonraki hedefleri bu başarıyı okyanus üzerinde tekrarlamaktı. Defalarca denediler ve her defasında başarıyı az farkla kaçırdılar, ancak dün SpaceX firması harcanan onca para ve zamanın, sarf edilen emek ve gayretin karşılığını aldı. Aşağıdaki videonun 35:40 (35’inci dakika, 40. saniye) kısmından 1-2 dakika izlemenizi istiyorum. SpaceX çalışanlarının ve fırlatmayı canlı olarak izleyen yüzbinlerce insanın heyecanına şahit olun.
Konu hakkında daha geniş kapsamlı bilgi edinmek isterseniz Emin Çapa’nın SpaceX şirketinin gerçekleştirdiği başarıların ne anlama geldiğini anlattığı röportajına yer verdiğimiz bu(Gerçek Uzay Çağı Başlıyor Mu?) yazımızı öneririz. Fırlatma hakkında teknik bilgilere meraklı olanlar SpaceX’in kendi sayfasına buradan ulaşabilir. Aşağıdaki videoyu izleyip iliklerine kadar titreyenler yazının devamını okuyup bizim heyecanımıza tanık olabilir!
Videonun 35:40-37:00 dakikaları arasını izleyenler mutlaka fark etmiştir salondaki çığlıkları! Bugün SpaceX şirketi uzay teknolojisinde özel sektörün önemini yapabileceği en somut şekiliyle gözler önüne serdi. Yüzbinlerce insan bu kalkışı canlı izledi ve fırlatma videosu internette paylaşım tufanına uğradı. Sizce de kıskanılacak bir sevinç değil mi? Eminim ki SpaceX’in bu başarısını izleyip çatır çatır çatlamayan tek grup SpaceX çalışanlarıdır. Sorun şu ki biz daha SpaceX’in başarısını haber bile yapamıyoruz. En çok tıklanan haber siteleri ilgilenmiyor, gazeteler hiçbir şey yazmıyor.. Ki zaten bu websitesinin kuruluş amacı da bu ya!
Dememiz o ki:
-biz daha neyi kıskanmamız gerekiyor onu bile bilmiyoruz!
Halbuki biz neden daha iyisini yapmayalım? Bizim insanımız neden bu sevinçleri yaşamasın? Biz inanıyoruz ki yeryüzündeki hiçbir millet böyle bir uzay başarısına bizim kadar sevinemez! Ve iddia ediyoruz hiçbir milli takım başarısı (istersek Dünya şampiyonu olalım), hiçbir siyasi başarı (istersek Dünya’yı parmağımızda oynatalım) bizim insanımızı bu roket kadar sevindiremez! Düşünsenize kendi astronotlarımızı giydirdiğimizi, kendi roketimizi semadan indirdiğimizi. İniş anında yapılacak tezahüratları düşünün! RTÜK insanlar heyecandan kalp krizi geçirmesin diye kalp hastalığı olanları uyarsa yayının başında, Galatasaray – Fenerbahçe çekiştirmek yerine iki farklı yerli uzay şirketi kurulsa insanlar onları kıyaslasa, onlar birbiriyle rekabet etse!
Çok mu zor!
Elon Musk, SpaceX ile yeniden kullanılabilir roketler ürettikçe uzay fırlatmaları maliyeti muazzam miktarlarda, yaklaşık %90 oranında, azalacak ve tekrar bir roket inşası gerekmediği için eskisinden kat ve kat hızlanacak! Yani uzay turizmi, uzay madenciliği, uzay ulaşımı gibi aklınıza gelebilecek her türlü uzay devrimi başlayacak! –Amazon uzay turizmi için 2018’de atmosfere insan göndermeye başlıyoruz dedi!- SpaceX yeniden kullanılabilir roketlerin kapısını açtı! Çok uzun seneler yok, önümüzdeki 5 sene içerisinde kim bilir neler neler çıkacak, başarılacak! Fazla vakit yok, acilen uzaya çıkmamız lazım!
Ekonomik veriler verip burada az önce kurduğumuz hayalin aslında bizim bütçemiz için çerez mahiyetinde olduğunu gösterebiliriz, ancak şu da bir gerçek ki vizyoner yöneticiler ve başarıya aç olduğunun farkında olan bir toplum yoksa paranın hiçbir önemi yok! İstersek Dünya bizim olsun, kafamızı kaldırıp gökyüzünü hedeflemedikten sonra hiçbir önemi yok!
Saçma-sapan kıyaslarla kendimizi büyük görüp aslında ne kadar küçük ve aciz olduğumuzu defalarca yüzümüze vur(dur)mamıza gerek yok! Bu iş kıyasla değil arzu ve gayretle olur. Hayal kurun arkadaşlar, hayal kurun ve kurdurun!
“SpaceX Şirketi Tarih Yazmaya Devam Ediyor, Peki Biz?” yazısına 2 yanıt var
Bir cevap yazın
1 Ekim 2017
24 Eylül 2017
17 Eylül 2017
Ne zaman cocuklarimiz “ben buyuyunce astronot olacagim” dedigi zaman bizler gulup gecmeyecegiz o zaman bu asamalara milletce gelebilecegimize olan inancim tam olacak. Milletimiz hayatlarini kucuk seylerle harcamak yerine “ISTIKBAL GOKLERDEDIR” sozunu bir parola olarak algilamaliydi. Elin adami yapiyor da biz yapamiyoruz diye komplekse girmemeliydi! Yine inaniyorum ki buyuk isleri yapabilecek guc ve arzu milletimizde vardir sadece ozumuzu tekrardan hatirlamamiz gerekiyor. Gerekirse titreyip kendimize gelecegiz!
Yazıyla ilgili yazmadan önce kısa bir not düşmek istiyorum. Roketin inişi ve sevinç çığlıkları 25 – 27. dakikalar civarında oluyor. Bizim neden yapamadığımıza gelirsek, tek kelime : Tembellik!
Kendi milletimi yermeyi sevmem ama tembeliz. Bu başarılar kesinlikle çok çalışarak elde ediliyor. İnanın ki adamların çıkardıkları bilimsel makaleler çalışan ve biraz zeki insan için anlaması 2 * 2 = 4 olan şeyler. Yani korkulan gibi mistik, gizemli, ya da sokak ağzıyla “adamlar nasıl yapıyor, vay be” gibi şeyler yok aslında. Ben de şahsen bazı sınavlarda dereceye girmiş birisi olarak diyorum ki, aslında Türk milletinde inanılmaz potansiyel var. Çok yetenekli, çok zeki insanlarımız var. Çalışmıyoruz. Önemsemiyoruz. “Kafa yorma” derdinde değiliz maalesef.