Obama Teknoloji Dünyasına girer mi?

, 26 Ekim 2016

Başkanlık dönemi boyunca teknoloji alanına olan özel ilgisi bilinen Obama, kişiliği ile de çok etkili bir profil çiziyor. Bu yazımızda farklı bilgiler ışığında, son gelişmeleri de dikkate alarak, Ocak 2017’de ABD Başkanlığı görevi sona erecek olan Barack Obama’nın, başkanlık sonrası teknoloji dünyasında bir rol oynayıp oynamayacağını, bu dünyanın içine girerse rolünün ne olabileceğini tartışacağız.

Obama, Başkanlık ve Teknoloji

Barack Obama, ABD’nin 44. Başkanı olarak 8 yıldır yürüttüğü görevini Ocak 2017’de halefine devretmeye hazırlanıyor. ABD tarihinin ilk Afro-Amerikan başkanı olarak tarihe geçen Obama, aynı zamanda da en genç başkanlardan da birisi oldu. 8 yıl boyunca hem takdir gören hem de eleştirilen bir çok işe imza atan Obama, başkanlığı bırakma sürecinde bile hala artan destek oranlarına sahip bir başkan oldu.

Obama’nın bir diğer çarpıcı özelliği ise hem eğlence dünyası hem de iş dünyası ile kurduğu yakın ilişkiler oldu. Onlarca televizyon şovuna katıldı, birçoğunda da yapılan özel prodüksiyonlarda yer aldı. TV’de konuk olduğu birçok komedi programında ve kendi konuşmalarında, başta kendisi olmak üzere siyasetten sanat dünyasına kadar birçok kişi hakkında oldukça esprili konuşmalar yaptı. Kendisi hakkında sadece siyasette yapılan eleştirilere değil, sosyal medya esprilerine ve çıkarılan dedikodulara da benzer esprili tavırlarla usta bir komedyen seviyesinde cevap vermeyi başardı. Hatta Steven Spielberg ile Daniel Day Lewis’in Obama filmine hazırlanışı konulu birkaç dakikalık esprili bir video çekti ve kendisi bu filmde bizzat rol aldı.

Obama’nın başkanlık yaptığı 8 yılın diğer bir özelliği ise teknolojik gelişmelerin hızlandığı ve tüm gözlerin Silikon Vadisi başta olmak üzere teknoloji dünyasına çevrildiği döneme denk gelmesi oldu. Obama da açıkça bu döneme uyum sağlayan bir başkan oldu. Öncelikle eğitimde STEM (Science-Technology-Engineering-Maths) yaklaşımı için 1 Milyar Dolar bütçe sağladı ve bunun yaygınlaşması için inisiyatif aldı. İnsan beyni üzerine en kapsamlı uluslararası araştırma çalışması olan The Brain Initiative konusuna liderlik yaptı ve Beyaz Saray olarak bu konuda aktif bir aktör haline geldi. Silikon Vadisi ve Beyaz Saray arasındaki bağlantıları güçlendirmek ve mühendislerin devlet projelerinde çalışmalarını desteklemek için Birleşik Devletler Dijital Hizmetler (United States Digital Services) ofisini kurdu. TechHire Initiative ile insanların daha katma değerle çalışacakları ve daha iyi ücret alabilecekleri işlere yönlendirilmelerini sağlamaya çalıştı. Beyaz Saray’ı da teknolojik etkinliklerde ev sahibi konuma getirdi, Beyaz Saray’da ilk Demo Day’in ve ilk Maker Faire’in düzenlenmesini sağladı. Paris’te yapılan iklim değişikliği anlaşmasına da ABD adına imza atarak bu konuda da ABD’yi lider konuma getirdi.

Tüm bu aktif girişimleri yanında hem konuşmalarında hem de röportajlarında teknoloji ile ilgili konuları oldukça ciddiye aldığını ve yakından takip ettiğini sürekli hissettirdi. Özel sektörün uzay çalışmalarında aktif rol almasından, siber-güvenlik ve yapay zekâ konularına kadar her alanda arkası dolu ve destekleyici görüşlerini sundu. Başta üniversitelerdeki konuşmalar ve toplantılar olmak üzere, gençlerle iletişim kurabildiği her alanda teknoloji ve bilimin ABD’yi dünya lideri yaptığını defalarca vurguladı.

ABD’de bazı başkanların başkanlık sonrası bir kütüphane kurması ve tüm başkanlık dönemi mirasını bu kütüphane aracılığı ile ulusla paylaşması gibi bir uygulama mevcut. Bu kütüphane sonrasında devlete devrediliyor. Obama’nın bu kütüphane için yaklaşık 1 Milyar Dolar kadar destek hedeflediği belirtiliyor. Son iki başkandan Bill Clinton’ın 500 Milyon Dolar, George W. Bush’un ise 800 Milyon Dolar bağışla kendi kütüphanelerini kurdukları biliniyor. Obama’nın kuracağı kütüphanenin sanal gerçeklik, arttırılmış gerçeklik gibi teknolojinin son nimetlerini kullanan ve tüm dünyadan erişilebilen bir kütüphane olması planlanıyor. Böylelikle Obama’nın başkanlık hikayesinin ve bu dönemin mirasının dünyanın her yerine yayılmasının mümkün olacağı düşünülüyor.

Başkanlık Sonrası

ABD’de başkanlık seçimleri kadar, hem eğlence hem de teknoloji dünyasıyla bu kadar bağ kurmuş ve desteklenen bir başkanın, başkanlık sonrası neler yapacağı da en çok merak edilen konular arasında yer alıyor. İlk bölümde verdiğimiz örneklerden Obama’nın sadece bir başkan değil, aynı zamanda popüler kültüre mal olmuş bir kişilik olduğunu görmek zor değil. Bunun yanında Obama genç yaşı ve aktif kişiliği ile diğer ABD Başkanları’nın yaptığı gibi sadece çeşitli etkinliklerde konuşmalar yapacak ve bu konuşmalardan yüksek ücretler alacak ya da çiftliğime gidip otururum diyecek bir profil de çizmiyor. Bu konu ile ilgilenen herkes Obama’nın aktif bir hayatı olacağında hemfikir. Bu nedenlerden ötürü biraz Obama’nın başkanlık sürecinde kurduğu ilişkilere ve dostluklara bakmak önemli olacaktır.

Lincoln filminden sonra Steven Spielberg, Daniel Day Lewis ile birlikte Obama’ya Beyaz Saray’da özel bir gösterim yaptı ve bundan sonra iletişimleri daha da arttı. Hatta ilk bölümde belirttiğimiz Steven Spielberg ile beraber çektikleri esprili Obama videosu da bu ilişkinin bir sonucu. Obama’nın Spielberg ile olan sohbetlerinde, Spielberg’in yeni teknolojilerin hikâye anlatımı konusunda anlattıklarının Obama’yı çok etkilediği ve burada bir iş birliği çıkma ihtimali konuşulan konular arasında yer alıyor. Obama’nın Spielberg’in yanında Jeffrey Katzenberg, Malcolm Gladwell, Toni Morrison ve John Doerr gibi farklı alanlarda güçlü kişilerle de sürekli görüş alışverişinde olduğu biliniyor.

Obama’nın bir diğer önemli iletişim hattı ise teknoloji dünyası ile olan ilişkileri. Obama bu alandaki pek çok kişi ile başkanlığı süresince farklı bağlamlarda bir araya geldi. İlk bölümde belirttiğimiz gibi eğitimden sağlığa yeni teknolojiler ve bu teknolojilerin uygulanması alanında kendisine sürekli proaktif bir rol seçti. Teknoloji dünyası ile özel toplantılar da yapan Obama’nın, bu toplantıları oldukça doyurucu ve önemli gördüğü biliniyor. Obama’nın teknoloji dünyasından bir grup insanla, San Francisco yakınlarındaki Presidio Heights’ta yediği bir akşam yemeğine katılan konuklardan alınan bilgiye göre, akşam yemeğinin en sıcak konusu başkanlık sonrası olsa da, bunun yanında teknoloji dünyasının liderlerini, özellikle devletin daha verimli olması üzerine kafa yormaya zorlayan Obama’nın teknoloji dünyasına olan yakınlığının başkanlık sonrası gündeminin önemli bir parçası olduğu anlaşılıyor.

Başkanlık sonrası ile ilgili sorulara da sürekli farklı cevap veren Obama’nın kafasında tam bir netlik olmadığı son dönemlere kadar oldukça açık görülüyordu. Farklı kişilerden gelen sorulara hep farklı cevaplar veriyordu. Kimi cevabında eğitim ve gençlere yönelik çalışmalardan bahsederken, kimi zaman da özel sektörde farklı alanları ima ediyordu. Bu yıl Bloomberg’e verdiği bir röportajda da özel sektörde yer almak gibi bir planı olup olmadığı sorulduğunda, Obama “…Silikon Vadisi ve yatırımcılarla yaptığım görüşmeler benim ilgimi tamamıyla bilim ve organizasyon alanlarına yönlendirdi ve ben bu alanı oldukça tatmin edici buluyorum.” cevabını vermişti.

Yukarıda belirttiğimiz gibi Obama’nın teknoloji dünyası ile ilişkileri yüzeysel değil, bunun yanında kendisinin de bu konuda sıkı denilebilecek bir bilgi birikim elde ettiği görülüyor. Bu hem düzenlediği ve katıldığı etkinliklerden hem de çeşitli mecralara verdiği röportajlardan çok net belli oluyor. Obama Popular Science dergisine Şubat 2016’da verdiği “Geleceği Nasıl Kazanırız” (How to Win the Future) başlıklı röportajda, özellikle eğitimde teknoloji kullanımı, beyin araştırmaları gibi teknolojik gelişmelerin yanında iklim değişikliği üzerine görüşlerini ortaya koymuştu.

Aynı röportajda vizyonunu anlatırken, ABD’nin dünya üzerindeki liderliğini sürdürmesinin tek yolunun da bilimsel ve teknolojik gelişmelerde lider pozisyonunu sürdürmek olduğunu belirten Obama bu alanda özellikle eğitimin önemini belirtirken, dalga geçilen “nerd/inek” tabirinin de geleceği kazanmak açısından en önemli özellik olduğunun altını çizmişti.

“Bir bilim yarışması birincisini, Super Bowl (Amerikan Futbolu Şampiyonluk Maçı) şampiyonunu kutladığımız derecede kutlamalıyız. Ve genç insanlar bilim, teknoloji, mühendislik ve matematikten heycanlanırlarsa, bu sadece onlar için değil, ABD için de iyi.”

Obama’nın bu teknoloji vizyonunu taçlandıran ve başkanlık sonrası bu alanda yeni bir yüz olacağını güçlü bir şekilde hissettiren şey ise Ekim 2016’da birbirine bağlı gerçekleşen iki olaydı. Bu olayların ilki, Obama’nın ünlü teknoloji dergisi Wired’ın Kasım 2016 sayısının misafir editörü oluşuydu. Buna bağlı olan ikinci gelişme ise Wired misafir editörlük projesinin tamamlayıcısı olan ve Pittsburgh’da düzenlenen Beyaz Saray Sınırlar Konferans’ı oldu. Carnegie Mellon ve Pittsburgh Üniversiteleri desteğinde yapılan konferansta tema sınırları zorlayan birçok seviyedeki kişilerin ve kuruluşların 21. yüzyıl ve sonrasında ABD’nin teknoloji, bilim ve yeniliklerdeki geleceği kurma potansiyelini ve yeni hedefleri tartışmaktı. Obama bu konferansta bizzat ev sahipliği yaptı. Bu konferansın sayfasında ise konferans içeriğinin Obama’nın misafir editörlük yaptığı Wired dergisinin Kasım 2016 sayısından ilham aldığı özellikle vurgulandı.

 

Yazımıza Wired dergisi ve Frontiers konferansı içerikler ile Obama’nın teknoloji dünyasına girmesi ile ilgili spekülasyonlarla devam edeceğiz.

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.